• Kısaca Ben
email
  • Ana Sayfa
  • Hamilelik
  • Büyüyen Çocuk
  • Beslenme
  • Sağlık
  • Gezi
  • Kütüphane
  • Öğreten Reklamlar
  • Haberler
  • Biz Bize

İnatçı süt dişi nasıl çıktı?

Ağustos 20, 2015
by admin
0 Comment
GD Star Rating
loading...

cikan_sut_disiÖn dişlerimiz düşme sebebiyle iki defa uf olmuştu. Uf diyorum ki içiniz burkulmasın. “Aman henüz erken, ağızda tutalım, koruyalım, edelim” derken fazla özenmiş olacağız ki şimdi de gitmek istemiyor bu dişler. Alt çenedeki iki abla dişin önünde sütleri durduğu için geriden çıktı. Şu anda fazlamız var eksiğimiz yok (çift dikiş). Kendine yer bulamayan kalıcı dişlerin arazi haklarını korumak ve genel kontrol için doktorumuza gittik.

Girişte herşey güzeldi. Kuzum çocuklara özel çene maketiyle oynarken diş bakımı hakkında bildiklerini anlattı. Diş çukurcuklarının nasıl temizlendiğini gayet doğru biliyoruz, arka dişlerimizin aşağıdan yukarıya hareketle fırçalandığını veya diş etimizden aşağıya doğru fırçalayarak yemek artıklarının temizlenmesi gibi…

Sıra muayenede. Küçük bir hareketle alttaki iki bebeklik dişlerinin alınması gerektiği anlaşıldı. Kızım düzeltme yaptı hemen; “ama çöpe atılmasın”. “Tamam. Anne, çıkan süt dişi saklar”. Çok fazla anlam yüklemeden isterse diş perisine iletebileceğini de ekledik.

Dişçi koltuğuna isteksizce yaklaştı.

Açıkçası kızımın yarım popoyla iliştiği koltuğa oturup, yukarı, aşağı ayarlayan düğmeleri kurcalamayı çok istediğimi fark ettim. Tabi küçük hanım tedirgin. Her an kaçacak gibi temkinli, her hareketi kolluyor vaziyette. Tahminen çıkacağını bildiği halde bile dişinden vazgeçmek dünyanın sonu gibi geliyor.

Diş doktoruma gitmeden önce sanki dişlerimi değil de yerleri fırçalar temizlerim. Kuzum tam tersi gider ayak zeytinli börekte ısrar etti. Aralanan ağıza meraklı anne olarak doktorumuza sokularak ben de baktım ve kara kara şeyleri görünce “nasıl yaa çürük mü onlar” oldum. Fakat onlar çürük mü mama mı anlamak için “yıkayalım” teklifi reddedilince pamukla silindi. Normalde hiç kapanmayan çene minnacık aralanıyor. Böyle olunca karanlık, küçük bir mağaraya girmeye çabalamak gibi zordu çalışmak.

Büyük korkumuz olan canının yanmasını engellemek için uyuşturucu sprey kullanılıyor. Doğrudan bölgeye değil de pamuğa sıkılıp diş etinin oraya birkaç dakikalığına yerleştirildi. Bu çocuk milleti kül yutmaaaaz. Pamuğu ağzında bir süre tutsun diye sohbet etmeye çalışan doktoruna kısa cevaplarla tavır koyup üstüne “tamam yetti, çıkartın” diye tutturdu. Acaba işe yaradı mı demeye kalmadan; “İğrenç olduuuu” diye panikledi. Anladık ki işe yaramış. Tabi orası uyuştuğundan şişmiş gibi hissetti. O his karşısında başka türlü korkup telaşlandı. “Aynaya bakmam lazım” diye koşturdu ortalıkta. Tahminimce ağzının, dudağının hissetttiği şekilde öyle dev gibi kalacağını sandı.

Kucağıma aldım, sakinleştirmeye çalıştık ama ok yaydan çıktı bir kere. Doktorumuz onun istediği gibi dişi pamukla tutup almayı denedi (pamukla tutunca kaymıyor). Yok yok yok izin vermiyor. O kafa sola sağa sallanıp duruyor.

Dişçi korkusu olmasın diye sabırla konuşan doktorumuzun beyaz kostümüyle melek olduğuna kanaat getirirken, inatçı bir çocuğun hiçbir koşulda ikna edilemeyeceğini ancak kavradım.

Kuzuma;  yaparsak ve yapmazsak durumu anlatılıp, “kendin için iyi olanı seç” dedik. “tamam o zaman izin vermiyorum, “dişim kendisi düşer” cevabını aldık ve “eee şimdi ne olacak” diye kaldım. Derin bir offff…

“O sağlıklı dişler öne gelemiyor, annen sana zarar gelmesine asla izin vermez, yeni dişine yer açalım” demeler hiiiiç işe yaramadı. Canını yakmayacağına söz veren doktorumuz öyle tatlıydı ki neredeyse ben açacaktım ağzımı  buyrun ne istiyorsanız yapın diye.

Nitekim sonuna kadar zorlamamayı tercih edip oradan elimiz boş çıktık. Avazı çıktığı kadar bağıran, iki eliyle ağzını sıkı sıkı kapatan çocuk işlemi durdurduğumuz an rahatladı, normale döndü ve tıpış tıpış yürüdü çıktı.

O dişin alınması gerekiyormuş. En önemlisi yutma tehlikesi olabilirmiş. Eli sürekli orada olduğu için mikrop kapma ihtimali de varmış ama en çok yutarsa diye korku başlamıştı bende. Neyse o diş yaklaşık bir hafta küçük dille ittirilip, sarkıtılıp çevredeki herkese gösterilerek şov yapıldı. Büyükler ayyyy çığlıklarıyla gözlerini kapattıkça kuzumun ağzı kulaklarındaydı.

Veee. Geçen akşam birlikte yemeğe oturmuştuk ki dudağına sarkmış beyaz pirinç tanesi gibi birşey fark ettik. Diş artık teslim olmuş, kendini dışarı atmaya çalışıyordu. Bizimki de eliyle onu yerine oturtuyordu. Tabi bu arada konuşması da peltekleşiyordu. “Bu sefer gerçekten yutacak” dedim içimden. Ama önceki akşamda olduğu gibi nefesim daralmadı. O akşam yanımda uyumuştu ve dönerken, yutkunurken “ya çıkıverir de nefes borusuna kaçarsa” diye düşünmekten kendimi alamayıp ancak salona giderek sakinleşebilmiştim. Hayır o uyurken ağzından babası çekip alsa mı bile dedim ama bu sefer de yavrucak “ya uyurken diğer dişlerim de dökülürse” diye paranoyaya kapılabilirdi.

Nihayet dişe veda etmek için en uygun andı. Kıyamamıştı, babası da kuzum da ellerinde pamukla dolandı durdular. Amaaa ben son derece rahat bir tavırla ağzına bakıp minicik yerden tutunmaya çalışan dişi tırnağımın ucuyla yukarı doğru hareketle ittiriverdim. Umduğumdan biraz fazlaca kan çıksa da kuzucum sevindi ve otuz saniyede unuttu meseleyi.

Ohhh be rahatladık. Sonra yemeğe devam ettik.

Toparlayacak olursam;

– Kuzumun narin çenesindeki büyük abla dişler arkada sıkışık kalmış. Onlara ileride biraz destek gerekebilir.

– Bir çocuk “almazsak yamuk dişler olur” açıklamasına “yamuk olsuun” der. Benden söylemesi.

– Dişi sallaya sallaya çıkartmak çocukken bizim de yaptığımız şey olsa da doğru değil.

– Çok sallanan dişin çıkıp yemek veya soluk borusuna kaçma riski var. O yüzden oradan alınmalı.

– Biz çocukken açıklama bile yapmadan lap diye çekip alırlardı dişi. Gereklilik diye algılansa da dişçi koltuğu fobisi böyle oluyor. Bu yaygaracı bidik ileride kendi rızasıyla otursun diye tüm çabamız. Doktorumuza sakinliğiyle yol gösterici olduğu için ayrıca teşekkürler.

Zorlu bir süreçti ama kızım adına mutluyum. Önümüze bakacağız.

Sevgiler.

Bunlar da ilginizi çekebilir

  • Çocuklar İçin Ağız Bakım RehberiÇocuklar İçin Ağız Bakım Rehberi
  • Okul Seçerken İlk Dikkat Edilmesi GerekenlerOkul Seçerken İlk Dikkat Edilmesi Gerekenler
  • Çocuğum Dişinin Üzerine Düştü – 1Çocuğum Dişinin Üzerine Düştü – 1
  • Küçük Tırnaklar Nasıl Kısalmalı?Küçük Tırnaklar Nasıl Kısalmalı?
Yazar Hakkında
Çocuklarımız tüm güzelliklere layık ve onlar için en iyisini vermeye çalışıyoruz. İstedim ki kızımla yolculuğumuz esnasında yaşadığım, okuduğum, kaydettiğim şeyleri paylaşayım. 2009 yılında dahil olduğu andan itibaren yaşamımızı daha da değerli kılan kızım sayesinde masallar, çizgi filmler ve illüstrasyonların tam ortasında yer alarak daha da mutlu bir anne oluverdim. Annelik söylendiği kadar kolay ve Pollyanna gibi her daim mutlu olmak demek değil tabi ki. Bunu nasıl aşacağım dediğim pek çok anla karşılaştım. Şunu çok iyi biliyorum ki kızım sayesinde hayatımın en zor mesleğini öğrenmeye çalışıyorum. Artık tüm anneleri ve hatta babaları daha net anlıyorum. Onları anlamayacağımı sanan kendi anne babamı bile :)
Sosyal Paylaşım
  • google-share

Cevap Bırakın Cevabı iptal et

Çek paylaş

Bu aralar “başarı-başarısızlık” konusu her köşede önüme çıkıyor. Çünkü ortaokula geçiş dönemindeyiz ve bursluluk sınavları konuşmaları havalarda uçuşuyor. Bayıltıcı şekilde rakamsal çetele üstünde konuşuluyor. Sanki biz ve çocukların ham maddesi rakamlar... demem o ki çocukla temasta olan büyüklerin, ebeveynin ve öğretmenlerin başarı tanımı çocuğun kendini (hatta büyüklerin çocuğu) algılama biçimine dönüşebiliyor. Bu çok zayıflatıcı bir alt yapı... Yine en çok konuşulan okuldan gidersem; öne çıkarılan “başarılı!!” örneğin yanında çocuk kendi yapabileceğini ikinci plana itebiliyor. Birinci olmaz ise değersizmiş gibi, yine tehlikeli sullar... biz sınıf öğretmenimizin sağlıklı bakış açısı konusunda şanslıyız. Ama sokağa açılan kapı tersi olabiliyor. Kitap uzun zamandır bende ama bu sabah pat diye elime zıpladı. Tazelenme vaktidir:) “Günün nasıl geçti? Acı mı, tatlı mı?” Sayfa 37... buradan başlayacağım  Okul, arkadaşlık, meslek seçimi veya bisiklete binmek, yemek,-içmek ve dahası... Kitabın kullandığı dil sayfalardaki karikatür tarzı çizimler gibi eğlenceli. Ayrıca çocukla konuşurken olumsuz ve olumlu dil kullanımı da çok net aktarmış. Sırf bu detaylar bile içeriğini farklılaştırıyor. Boyu küçük ama lafları kocaman kitabın tam adı “Başarı ve Başarısızlık” ve kapakta yazdığı gibi çıtır çıtır felsefe yapıyor. Yazar: Brigitte Labbe ve Michel Puech #günışığı #gunisigikitapligi #kitap #başarıvebaşarısızlık #citircitirfelsefe #defneninkitaplariKızımın hazine kutusu. Seneler önce Doğum günüm ailem, iş arkadaşlarım ve çok kıymetli seminer dostlarım tarafından cömertçe kutlanmıştı. Ama öyle böyle bir şımartılma değildi. Masamda çiçekler, çikolata kutuları, içine girebileceğim büyüklükte dilek çuvalı, uzun satırlarla el yazması duygusal kutlama mesajları... güzel seslerine aracılık eden fazla mesai yapan telefonum. Amanııın ömür boyu hatırlamak için her anını kaydetme imkanı olsa dediğim bu sıcaklık ve coşku içinde kanatlarımı açmış mutluluktan uçuyordum. Sonra süslü, çok tatlı siyah fiyonklu bir kutu gelmişti... içinden makyaj malzemeleri ve tatlış bir not çıktı. ❤️Elif’im @efgnr kendime özen göstermem için teşvik ediyordu. Çok değil; azıcık dudaklara renk, azıcık gözlere dikkat çekecek dokunuş, biraz yanacıklarda canlılık... kendi gibi zarif bir kutu. İçindekilerden çok kutuya hasta olmuştum. Kaydedemesem de özel günümün hatırlatıcısı olarak saklamıştım. Yıllardır kütüphanemde duran o kutuya salona girer girmez mutlaka bakarım. Bu çok hoşuma gidiyor hatta iyi geliyor... Kutunun özel bir görevi daha var, hazinelerimizi saklıyor. Kızım geçen yıldan beri ceplerinde günün özetini yansıtan küçük notlarla gelmeye başladı. Okuldaki komiklikleri, arkadaş arasındaki yanlış anlamaları, üzüntü kaynaklarını, ilk defa duyduğu kelimeleri ve anlamlarını neler neler. Özellikle bu sene çocuk okuldan gelse de notlara baksam diyorum :)) Hatta arada; “aneeaaaaaa pantolonumun cebinde notlarım var bakmadan yıkamaaaaa” diyor. Ve katlanmış, çoğunlukla kedi/köpek yüzü çizilmiş o renkli notları çıkartıp hazine kutusuna koyuyorum. Bu sene canım Elif’imin Doğum gününü kutlayamadım. Sebebin önemi yok ama ben birkaç gündür özensizliğimin ağırlığını taşıyorum. Doğrusu Elif’i ona anlatacak yeterli kelimem de yok. Elifim, kıymetli sandığımız duygularla dolup taşıyor ve ben bundan acayip keyif alıyorum. Vesilenle... #hazinekutusu #dostluk #hatira #hediye #anımsatıcın #tesekkur #pazaritirafıMasada; kitapları, bu güzel zarif çiçekler, kızım, ben ve pek çok kitap sever kıymetli hocamız Doğan Cüceloğlu’nun imza saatini bekliyoruz:)) çok heyecanlıyız. Kızım dakika başı soruyor “daha var mı?” diye. #dogancuceloglu #imza #rebooklica
Trakya sınırına girince Mozart kapatıp göbek havası açtığımız doğrudur9-8 ritmde yeeaaahhhŞu görmüş olduğunuz parlak sarımsı dokunun adı Liken. Ağacın gövdesinde birbirini destekleyen iki farklı tür var ve bu sayede zorlayıcı koşullarda yaşayabiliyorlar. “Birlikteliklerinden kuvvet doğuyor.” Geçenlerde bu ağacı gördüğümde şans eseri çok sevdiğim biriyle karşılaşmışım gibi içime bir heyecan dolmuştu. Yanına gidip, usulcacık dokundum ve anında biricik anneannemi ziyaret ettiğim çocukluk anıma gidiverdim. Bu müthişti... Hani yaz tatilinde ninelerinin, dedelerinin yanına memlekete gönderilen torunlar varya ilk defa onlardandım ve ilk defa yayladaydım. Benim için yeni olan şeylerle ilk günden tanışma merakıyla ağzım açık bakıp bakıp duruyordum. Doğanın kendine has bir sessizliği vardı ve renkleri cam gibi parlaktı. En tepedeydim, ovaya küçülerek dizilmiş köy evlerini izlemek için kayanın birine oturmuştum. Sonra kayanın üstünü kaplamış pütürlü dokuyu sevdiğimi fark etmiştim. Manzarayı bırakıp kayaya yaklaşmış, incelemiş, koklamış, sarımsı/yeşilimsi dokuyu biraz daha sevmiştim. Büyüyünce o rengi işimde çokça kullanacaktım. Tanıştığımda adını sanını bilmediğim bu likenler ağaç gövdesindekilerin tersine dönüşüme ortak olup, kayayı parçalayarak toprak olmasını sağlıyormuş. Eşime bu fotoğrafı gösterip anımı anlatırken; “ben de likeni doğal ortamında görerek öğrenseydim çocuk olarak çok sevinirdim” dedi. Dimi?... öğrenme yakın temasla, koklayarak, izleyerek hatta mümkünse tadarak yapıldığında bilgiyi edinme anı artık hikayen oluyor. Ve kayıtlardan kolaycacık hatırlanıyor. #doganinisbolumu #donindengesi. #insandoga. #liken #ani #hatira #minibilgi #doganinkutupanesiAslında Güneş hep yanımızda
Yavru olan bir şey görüldüğümüzde tepkilerimiz anında “ayyy canııım, ne şeeekersin, nasıl güzelsin” tarzı küçülürken heyecanımız kocamanlaşıyor. Çünkü; bebek kediler, bebek köpüşler, bebek hamsterlar, bebek kuşlar, bebek tavşanlar... kısaca bebek olan her şey çevresine saf enerji, sevgi yayıyor. 🥰 Dün Kadıköy vapuru akşam saatiyle birlikte bir düğün salonu gibi kalabalıktı. Koltuklar sıkışık şekilde tamamen dolduktan sonra yolcular ayakta kaldı. Derken agu, eaaaa, hımmmm sesleriyle bir bebek arabası geldi ve annesiyle birlikte orta sıranın koridor kısmına (mecburen) yerleşti. Kışlık kıyafetler çıkarılınca ortaya uykusu olduğundan sol baş parmağını emip kafasını annesinin göğsüne gömmeye çalışan 6-7 aylık bir bebek çıktı. Birkaç saniye geçmeden doğruldu ve herkese gülücük dağıtmaya başladı. Pembe yanaklı bebek yaydığı saf enerjinin farkında varmadan sanki meksika dalgası gibi tatlı bir hareket başlattı. İnsanlar kafalarını önlerinden/ellerindeki ekranlardan kaldırdı. En ilgisiz gibi görünenler bile yanındakine dirseğiyle dokunup gülerek bebeği işaret ediyordu.  Vapurun iki çıkışı vardı ama kalabalık -ben dahil- içgüdüsel olarak bebeğin olduğu sağ tarafa yöneliyordu. Parmak uçlarına doğrulup bakanlar, ayrılmadan son bir defa kafalar arasından görmeye çalışanlar... bebecik koyu kalabalığın arasında hazine gibi parlıyordu... Benim için inanılmaz etkileyici bir manzaraydı...  Bu sabah kızımı beklerken kahve içmek için kafeye gittik. Masamızda resimdeki bebek çam ağacı vardı. Tıpkı dünkü bebek gibi... Sevilesi, korunası yeni bir hayat...  Çam fidanıyla biraz sohbet ettim, kırmızı elbisesinin yakıştığını söyledim. Zamanı gelince doğal toprakta özgürce büyümesini diledim:)) Hayat çok kıymetli, saf sevgi ve şefkatle yaşayalım. Küçüklerin-büyüklerin en önemlisi kendimizin kıymetini bildiğimiz bir yıl olsunKıymetli insan Doğan Cüceloğlu (öğretmen anlamında hocam diye de hitap ettim arada), kitabını imzalamadan önce her okuyucuyla sohbet etmeye özen gösterdi. Söylediğini uygulayan, içten ve ilgili...Son çıkan kitapları sebebiyle bana da öğretmen olup olmadığımı sordu. Olmadığımı öğrenince kitaplarıyla nasıl tanıştığımı merak etti. “Ailemle daha iyi iletişim kurabilmek için” okumaya başladığımı, devamında tüm kitapları edindiğimi söyledim. Siz bu toprakların insanını tanıyarak yazdığınız için daha anlamlı oluyor dedim. Yani dediğimi tahmin ediyorum:)) Acayip heyecan hissediyordum; fotoğraf çekerken ellerimin titremesine hem şaşırdım hem de sevindim. Ne güzel bir his öğrenme kaynaklı heyecan. Birkaç saat uçuyor gibi olmamı sağladı bu heyecan Kızım “anne çocuklar için kitabı olmalı” dedi. Çünkü annesinin böylesine sevdiği, evin her durak noktasında altı çizili satırların yazarıyla okuyucu olarak tanışmak istiyordu. Kızım şimdilik içerik anlamında okuyamasa da geleceğe yatırım yaparak Gerçek Özgürlük kitabını imzalattık. Doğan Bey kızımın gözlerinin içine baktı ve sakin konuşmasıyla “Defne arkadaşlarına Doğan Cüceloğlu benim kankam dersin tamam mı” dediğinde herkes bastı kahkahayı ☺️ Doğan Bey, “biz” kavramıyla çok önemli bir liderlik yapıyor. Bunun farkında olarak ilmek ilmek dokuyor. Bugün gerçekten mutlu ve kazançlı hissediyorum, yanımda kızım olunca anlamı daha da bir güzelleşiyor. Teşekkür ederim. #dogancuceloglu #imzagunu #kitap #onemseyenyazar❤️

En popüler yazılar

Çocuğum Dişinin Üzerine Düştü - 1
89 Comments
Tuvalet Eğitimi 1- Hazırlık
19 Comments
Bugün Sevdiğini Söyleme Günü
4 Comments
Laktoz Tahammülsüzlüğü ve Süt Alerjisi Nedir?
4 Comments
Anne Sütü Nasıl Saklanır?
4 Comments

Dernek ve Vakıflar

  • CAGEDER – Çocuk Aile Gelişim ve Eğitim Derneği
  • COKMED – Çocuk Koruma Merkezlerini Destekleme Derneği İhmal ve İstismar Mağduru Çocuklara Yönelik Tanı, Tedavi ve Rehabilitasyon Hizmetlerin Desteklenmesi
  • El Bebek Gül Bebek Prematüre Doğan Bebekleri Destekleyen, Aileleri ve Uzmanları Bilgilendiren Sağlık Platformu
  • KACUV – Kanserli Çocuklara Umut Vakfı
  • Spina Bifida Derneği Spina Bifidalı Bebek Doğum Oranını Azaltmak, Hasta, Aile ve Uzmanı Destekleyerek Bilgilendiren Dernek.
  • TOFD – Türkiye Omirilik Felçlileri Derneği
  • TOHUMOTİZM – Tohum Otizm Erken Tanı ve Eğitim Vakfı
  • ZİCEV – Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı

Etiketler

aft beslenme buyuyen bebek cocuk dergisi cocuk ihmali cocuk istismari cocuklu gezi cocuk sagligi cokmed destek diş emzirme Engelleri kaldıralım engellilere özel film gonulluler hayali arkadas kaza kitap Meraklı Minik müze ziyareti nefes reklamlar sut sagmanin onemi tolga dagli tuvalet egitimi Tübitak yasemin erguder çizgi film çocuk

Vizyondaki Filmler