1976 yılında doğdum. Trakya’da doğanın içinde özgürce koşturup oynayarak, keşfederek, öğrenerek büyüdüm. Resim yapmak kendimi ifade etmenin en güzel ve keyifli yolu oldu. Yarışmalarda kazandığım birçok ödülle iyice emin oldum. Mesleğim kendimi iyi hissettiğim, hayal gücümü besleyen resim yapma tutkusunun devamı olmalıydı.
Hatırladıkça mutlu olduğum Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğrenim yıllarından sonra reklam sektörünün kalbinin attığı İstanbul’a yerleştim.
Kıymetli dostluklar ve tecrübeler kazandığım birçok reklam ajansında çalıştım. Hala beklentileri renklerle, tipografiyle ve resimlerle tasarımlara dönüştürürken işinden keyif alan bir sanat yönetmeniyim.
2009 yılında bize dahil olduğu andan itibaren yaşamımızı değerli kılan kızım sayesinde masallar, çizgi filmler ve illüstrasyonlarda hiç kaybetmediğim çocuk olma heyecanının tam ortasına buldum kendimi.
Oyuncaklı ev, masal kitaplı kütüphane, sürprizli günler enerji kaynağımız oldu. Artık hiçbir şey sıradan değildi. Kızım ve arkadaşları için yüzlere kelebekler, korsanlar çizmeyi öğrendim. Balonlar şişirdim, ağaçlara tırmandım, kumdan kaleler yaptım. Yemeklerimiz bile bize farklı gülümsemeye başladı. Yıldızlı kurabiyeler, çiçek şeklinde omletler…
Çocuklarımız tüm güzelliklere layık ve onlar için en iyisini vermeye çalışıyoruz. İstedim ki yolculuğumuz esnasında yaşadığım, okuduğum, yazdığım, çizdiğim, duyduğum şeyleri paylaşayım. Böylece ailemizi mutlu edenler sizi de mutlu etsin.
Zaman geçtikçe bu içerik daha da zenginleşecek, eğlencenin dozu artacak. Hatta bunu birlikte yapacağız. Sevgiler…
Defne’nin annesi
Arzu