loading...
Çocuğunuzu tanıyın.
6-7 yaş grubu öne çıksın.
“önce çocuğunuzu tanıyın ve öyle değerlendirin” demiş, sonra da bu yaş çocuklarının özelliklerinden sıralamıştı (elbette her çocuğun karakteristik özellikleri farklıdır). Açıkçası kolay ulaşılan bilgi dağlarının arasından böylesi bir özet acayip iyi gelmişti. Çünkü 1.sınıf sorumlulukları önceki yıldan daha fazlaydı ve çocuklar bu değişikliklerin içindeyken büyüyorlar. “Ne doğal, ne farklı” diye şöyle bir üstünden geçince rahatlamıştım, hem de eğitmen ışığıyla.. Bunları sıralarken altına kendi yorumlarımı kattım;
1- Hâlâ okul öncesi çocuğu özelliği gösterir.
Evet doğrudur, oyun süresini hâlâ az buluyorlar. “Oyun oynayalım mı?” Hayranım bu yaklaşımlarına. Kızım okuldan geldiğinde en büyük heyecanı bahçedeki serbest zamanı anlatırken yaşıyor. Hiç unutmuyorum, bebeklikten çıkmak için sürekli yaşını birkaç yıl büyük söyleyen kızım bir gün durup dururken “ben büyümek istemiyorum” demişti. Baya baya yalnış anladığımızı düşünmüştük. Açıklaması çok netti. “büyüyünce oyun oynamayı unutacakmışız” dedi. Tabi böyle olmadığı üzerinde konuştuk. En güzel örnek babayı gösterdik. Belki dedik; tam senin yaşında gibi oynayamıyor ama emin ol ki evcilikte, koşturmacada her ne yapıyorsa senin kadar eğleniyor (eğleniyoruz). Onlar daha çocuk ve ilham kaynağı olan özellikleri böyle devam etsin. Bizim de içimizdeki çocuk hiç susmasın.
2- Çok hızlı duygu değişikliği yaşar.
Kadınların özel günlerinin getirdiği duygu dalgalanmasını sevgiyle !!!! anan ben, narin bedenden çıkan “mutluyum-değilim-mutluyum-değilim-gerginim-değilim” tarzı duygular karşısında kilitleniyorum. Ergenlik günlerindeki gel gitli hislerimi hatırlıyorum.. İşte o zaman kendime hatırlatıyorum; “bu normal, böyle davranması doğal” diye…
3- Bize saçma gelebilen sebepleri vardır.
Açıklanamaz yaşanır…
4- Sıkılgan ve endişeli olurlar.
Endişelendiği konuyu anlatmasını sağlamak en iyi yardımcı yöntem. Haricinde endişe arttıracak zeminleri açıklamaya dikkat ediyoruz. Çekingenliği için de tanıştırdığımız tarafa açıklama yapıyoruz “ona 5-10 dk verin, ısrar etmeyin lütfen” diye.
5- Küçük düşmekten çok korkarlar.
Hele yeni konularda çok tatlılar. Böyle durumlarda kendimi gülmekten alamadığım oluyor ve haklı olarak buna fena kızıyor. Bazen “kişi kendine gülebilmeli. Gülmek alay etmek anlamına gelmez” diyorum…
6- Bir şeyler biriktirir ve ona çok değer verir.
Arabamızda, evde neler var neler. Önceleri sonu nereye varacak diye endişeleniyordum fakat sonra elimi attığımız heryerde bizi güldüren sopalar, yapraklar, gariplikler, detaylar çook iyi geldi. Çocukla yaşadığımızı anlıyoruz. Ohh içimize çekiyoruz…
7- Övünmeyi çok sever.
Başlamadan bitiriyor “ben zaten biliyorum” diyebiliyor. Amacımızdan saptıran gıcık anları pas geçersek bunlar tadından yenmez övünmeler.
8- Bir işi yapması gerekiyorsa nedeni olması gerekiyor.
Çünkü deyin…
9- Şikayet eder ve küser.
Şikayet mi o da ne? Ha şu bıcırdayan şey.
10- Meraklı ve heveslidir.
Bizim algılarımız günlük hayatta maruz kaldıklarımızla körelmişken, onlar tüm detayları yakalıyor ve sevgiyle yaşıyor. Yaklaşıyor, kurcalıyor, konuşuyor, dokunuyor ve bir sonrakine geçiyor. Gördükleri yeni şeyler için muazzam bir iştahları vardır. Biz de istemek serbest, almak kısmına bakarız diyoruz. En son biriken yağmur suyunun içinden böcek yumurtaları toplandı.
11- Tanımadıkları ile geçinmeleri zordur.
İçine biraz da doğrucu davutluk koyduk mu tam bir tatlı cadı çıkıyor ortaya. Nasıl göründüğünüzü düşündüren “aaa çocuğuna terbiye vermemiş” tarzı bakışlarla ilgilenmeyin. Ama doğru hareketi de suçlamadan söyleyin. Örneğin yeni tanıştığının parfümüne “çok pis kokuyooooo” dediğinde “aaa olur mu öyle şey” yerine, “bu senin düşüncen, ama daha yumuşak söylersen kırıcı olmaz” diyoruz.
12- Okula gitmek onun için bir maceradır.
O zaman bizimki bunu pek belli etmiyor. Maceraperest değil mi ne?
12- Somut bilgilerle düzenli ve mantıklı olarak işleyebilir.
Bu konuya hiç girmeyeceğim.
13- Nesne ve olaylarla ilgili akıl yürütebilir.
Hem de nasıl.
14- Akran arkadaşlığı onun için çok önemlidir.
Evet en yakın arkadaşım dediklerini acayip önemsiyor. Savunma, kıskanma veya özleme konusunda çok şekerler. Büyükler yanlış mesajla o berrak algılarını değiştirmezlerse süper olur.
15- Anne babanın sevgisine gereksinimi vardır.
Hem de bir ömür boyu.
17- Anne ve babanın yanında, öğretmeni de modellemeye başlar.
Kendi öğretmenime hayranlığımı hatırlıyorum. Dış dünyadaki en yakın, anlayan gördüğü yegane kişi. Şu “önemli olan öğretmen” sözü klişe değil, gerçeğin ta kendisidir. Bu konuda yavrularımızın hepsinin yüzü gülsün.
Ve son.
Günleriniz keyifli olsun. Sevgiler :))