loading...
Çocuklu gezi için Koç Müzesi süper seçim.
Yaz sezonu kapanır müze sezonu açılır. Koç Müzesi gitmekten zevk aldığımız kendini yenileyen bizim için özel bir mekan. Bir defa gitmek yetmez. Sık sık yenilikler olduğu, çocuklar büyüdükçe algıları geliştiği, merakları arttığı ve kocaman alanıyla sıkılmadan saatlerce gezilebildiği için. Mesela bu ziyaretimizde ahşap evlerin sergi hazırlığı vardı. Sonraki ziyaretimizde gezilecek yeni bir konu daha. Her detayını severek anlatabileceğim müzede daha çok çocukların dikkatini çeken alanlardan bahsedeceğim.
Girişte solda gezegenlerin olduğu bölümde “bu hangi gezegen” sorusuna zıplayarak cevaplar verilir, Ne Nasıl Çalışır (makinelerin olduğu yer) bölümü tam bir şamata. El ele tutuşarak gezen Defne ve Ada içleri görünen makinelerin düğmelerine basıp basıp ağızlar kulaklarda izlediler. O bölüm gerçekten süper. Tüm kapakları çıkartıldığı için çıplak kalmış çamaşır, bulaşık, kurutma makineleri, elektrik süpürgesi, traktör, araba, neredeyse antika bilgisayarlar… Çocuklar bir önceki gelişimizde küçüklerdi ve düğmeye “ben basacaktım hayır ben” bıcırdaması yapmışlardı. Dikkatlerini yeterince toparlayamadıklarından ışıkları yanarak çalışan makinelere gerçekten ilgi gösterememişlerdi. Şimdi tam tersi her bir noktasını göstererek merakla sorarak incelediler. “Bu nasıl çalışıyor, bu niye böyle” ve birbirlerine çok naziklerdi.
Şirin Demlik Kafe‘de mola verip Ece arkadaşımızın gelerek küçükler grubunu tamamlanmasını bekledik. Rengarenk parlak antika arabaların arasında 3 küçük şirin olarak gezinip durdular. Erken saatlerde gidilmesi tavsiye olunur. Hem kalabalık olmuyor hem de saat 4’de kalkacak Nostalji Tren turu için bilet alınıyor (bu tur Haliç boyunca oluyor ve ücretsiz. Giriş biletinizi alırken görevli veriyor. Eğer almadıysanız hatırlatın). Bu biletler önemli. Çünkü çocuklar gezi boyunca ellerindeki bileti değerli birer hazine gibi sıkıca taşıyorlar. En azından bizimkiler öyle yapıyor (bir önceki ziyarette bilet tartışma konusu olmuştu küçükler arasında, öyle kıymetli yani).
Ne Nasıl Çalışır’ın içindeki merdivenden Renkli Matematik Bölümü olan üst kata çıktık. Her yer ilginç konularla süslenmişti. Renkli objelerle deneyler ve daha fazlası;
– 4 parçayı kullanarak prizma yapın
– Hızla çevirdiğiniz silindirdeki mavi sıvının yukarıya doğru nasıl çoğaldığını izleyin
– Aynalı ters prizmayı çevirin, bakın atlar nasıl koşuyor
– Her bir boruya kulağınızı dayayarak farklı ton müziği dinleyin. Sizce hangisi en ince olanı?
– Bu toplardan hangisi aşağıya daha hızlı iner; eğimli yoldaki mi, düz yoldaki mi?
– Sesler, şekiller, aynalar ilüzyon gibi görünen deneyler hepsi ilginçti. Ama sanırım en çok sevdikleri ipi çekerek yaptıkları silindir şeklindeki köpükten balondu.
3 küçük kuzu ortasında durdu ve ipi bazen sırayla bazen tek tek çektiler. Ve zeminden yukarı doğru oluşan köpük balonu heyecanla izlediler. Bunu yapmak pek kolay değildi. Balon çabuk patlıyordu ve onlara izleme fırsatı vermiyordu ama olsun keyiften ağızları hiç kapanmadı.
Binanın çatısına konmuş uçağa ve eski trenler bölümündeki vagonların hepsine bindiler koltuklar arasında koşturdular. Tabi ki büyük küçük herkes La Littorina’a bayıldı (detaylı bilgi Gezi menüsünde Koç Müze‘si yazısında).
Bize sık sık tren saatini hatırlattılar ve sonunda Denizaltı’nın oradaki tren istasyonuna gittik. “bilet kontrol”. Kondüktör amca elindeki zımbayla biletlerinde yıldızdan birer delik açtı, tren düdüğünü çalıp kalktı. Yolculuk büyükler için olmasa da onlar için yeterince uzundu.
Oradan atıştıracak yiyeceklerin de olduğu müzenin parçası Fenerbahçe Vapuru‘na da gittik. Vapur sergisini inceleyemedik. Koç Müze’si oldukça büyük ve çocuklar çabuk yoruluyor. Sonunda; yine gelelim diyerek gezimizi bitirdik.
Nereleri tekrar ziyaret edemedik; mesleklerin canlandırıldığı Yaşayan Geçmiş sokağını, Kayıklar bölümünü ve müze giriş kapısının karşısında Lengerhane (müzenini ana binasının adı tersane) olarak tanımlanan binada Keşif Küresi’ni – çok eğlenceli- ve bir anı alarak ayrılabileceğimiz Müze Mağaza’sını.
Zaten tümünü bir günde gezmek enerji açısından mümkün olmuyor.
Müze hakkında detaylı anlatımım Gezi menüsündeki Koç Müze‘si yazısında. Zaten gidince göreceksiniz ki buna değecek.
2. yazıda özellikle detay vermeden aktarmayı tercih ettim. Bu ilk defa gideceklere teşvik yazısı olsun. Son olarak açık olduğu saatleri buraya da ekleyerek bitiriyorum.
Salı – Cuma Günleri
10:00 – 17:00
Cumartesi – Pazar ve Bayram Günleri
10:00-18:00 (1 Ekim – 31 Mart)
10:00-20:00 (1 Nisan – 30 Eylül)
Pazartesi tatil.
http://www.rmk-museum.org.tr/default.aspx
Rahmi Koç Müzesi daha da büyümüş;
İstanbul, Ankara, Alibey Cunda-Ayvalık’da Müze. Alibey Cunda-Ayvalık’da Sevim ve Necdet Kent Kitaplığı
http://www.rmk-museum.org.tr/